Ne güzeldi sana dair olan hayallerim, ne büyüktü o hayallerin verdiği mutluluk yüreğime. Halbuki seninle şiir gibi bir hayat yaşayacaktım sevgili.. Sen 29 harftin dilimde, bir anlam katabilmek adına hayatın içine. Ve sen her gittiğinde bir harf intihar etti kendi zehiriyle.

Git sevgili, git… Git artık… Hiç düşünmeden, tüm “sen”i sırtla bendeki ve bakmadan ardına git… Yüreğini yüreğimden al ve git. Yada gel be sevgili. Sebep aramadan, sual sormadan gel… Sadece sevmek adına gel..Sadece benim olmak, sadece senin olmak adına gel… Biz olmak adına gel. Gelebilir misin? Hayır…Gelebilir miyim? Hayır…

Gelme artık yalvarırım yar… Gelme ama gitme de… Dokunma içimdeki “sen”e.. Ben mutluyum böyle.. Bırak içimdeki “sen” kalsın bana sen gitsen de yüreğimden, ben üşüsem de peşinden…
Yada hiçbiri işte….

laf-sokucu-sozler-resimli
laf-sokucu-sozler-resimli

Tıkanıyor sonu sen olunca kelimeler..Ardından intihar eden harfler tükeniyor, kağıda değer değmez yok oluyor..
Artık anlatamıyorum hiçbir şeyi eskisi kadar güzel..Artık yüreğim dökülmüyor sayfalara…Ah yar…

Alışmışken senin kalbimdeki sessiz usul haline, gelip gelip daha ileriye itiyorsun ya hançerini kalbime, sözlerinle bitiriyorsun ya beni.. Diyecek söz bulamıyorum yüreğine. Susuyorum artık..Susturuluyorum belki de. Gelme artık yar. Yalvarırım gelme ama gitmede… Yada boş ver,düşünme..Ve al her şeyi git bırakıp beni…Çık hayatımdan..

Ben bulut oluyorum senin dağlarına yağmur oluyorum sonra,her bir damlam akıyor avuçlarına,yağmur oluyorum senin kurak topraklarına ve ben hergün sana yağıyorum…

Ben bahar oluyorum senin hazanına yapraklarım sana kanıyor sürekli,bahar oluyorum senin kırılgan iklimine ve ben hergün sana açıyorum…

Güneş oluyorum sendeki karanlığa parçalı bulutlu maviliklere açan güneşli cumartesiler gibi,gökkuşağı oluyorum yüzündeki yedi renge ve ben hergün sana doğuyorum…

Ateş oluyorum işte böyle en çok kendimi yakıyorum bir kıvılcımın yetiyor parlamama,alev alev kıyamet oluyorum ne ferhat ne mecnunum,kerem olmuşum ben hergün sana yanıyorum…

Varlığında içimdeki heyecan, yokluğunda yüreğimdeki korku muydu aşk? Yarım kalmışları tamamlayamamanın verdiği huzursuzluk muydu yoksa? Belki de sendin aşk bende, ben bunu hiç farketmedim. Öğrendim..

Yokluğuna alışmayı, sensizlikte bir başıma savaşmayı.. Bunları hiç bilemem, bilsem de öğrenemem, öğrensem de yaşayamam diyordum oysa.. Neleri öğretiyormuş bu hayat insana..Unutmadım..

Seni unutmak aklımdan bile geçmedi, düşünmedim bunu hiç. Öyle çoktun ki, hiç bir yere sığdıramadım seni. Ne aklıma ne de yüreğime..Sözler bitti..

kalpten-gelen-sozler
kalpten-gelen-sozler

Böyle bitmemeliydi oysa, çok cümlesi vardı kurulacak bu hikayenin, senli, benli “biz” li öznelerle.. Daha o kadar söylenmemiş, ertelenmiş, yaşanmamış varken, yazmamalıydı hayat sonunu böyle..Sustum..

Ben seni sana emanet ettim sonsuz sevdam. Yüreğimin senli olan yanını alıp, ayak izlerimi bırakıp ardımda, yürüyorum sonu sana çıkan yollarımda..

Kapatıp aslımı tüm gerçeklere, suretime açıyorum ruhumu.. Sessizliği dinliyorum, içinden sesini duyacakmışım gibi. Sanki birşeyler fısıldayacaksın bana, daha önce hiç duymadığım, hiç bilmediğim bir şey..

Ellerimle toprağı avuçluyorum, onunla karışıyorum hayata, sen oluyorum, sendeki ben oluyorum biraz da..

Tüm dünyayı susturup, konuşmak istiyorum seninle, fikrimde bile olsa yeter bana.. Artık seninle ilgili en küçük bir düş, en küçük bir anı, en küçük bir ses, ufacık bir düşünce bile avutabiliyor beni.

Varlığında içimdeki heyecan, yokluğunda yüreğimdeki korku muydu aşk? Yarım kalmışları tamamlayamamanın verdiği huzursuzluk muydu yoksa? Belki de sendin aşk bende, ben bunu hiç farketmedim.

Yokluğuna alışmayı, sensizlikte bir başıma savaşmayı.. Bunları hiç bilemem, bilsem de öğrenemem, öğrensem de yaşayamam diyordum oysa.. Neleri öğretiyormuş bu hayat insana..

 

Bir yanıt yazın